Lüks saat sektöründe değişimin işareti

Özellikle Audemars Piguet, Patek Philippe, Vacheron Constantin, Rolex, Omega gibi markaların sıfır fiyatlarını katlayan ikinci el fiyatları, yok satan mağazalar ve uzayan bekleme listeleri, lüks saat sektörünün altın dönemini yaşadığı üç yılı geride bıraktı. Ancak bu süreçte yaşanan yüksek talep ve fiyat artışları, şimdi sektörde bir dönüşümün işaretlerini taşıyor.

Önde gelen lüks saat markalarının CEO'ları, yaşanan bu sürecin anormal olduğunu ve benzerinin tekrar yaşanmasının zor olduğunu vurguluyor. Yüksek talebin düşmesi ve fiyatların gerilemesi kaçınılmaz gibi görünüyor. Özellikle Richemont'un açıkladığı sonuçlar, Avrupa ve ABD'de saat satışlarında düşüş yaşandığını gösteriyor. İsviçre'nin saat ihracatında da ilk kez gerileme yaşanması, sektördeki bu değişimin işaretlerini taşıyor.

İkinci el lüks saat piyasasında da benzer bir trend gözlemleniyor. Değerleri düşen kullanılmış saatler, sektörün yaşadığı değişimin somut bir göstergesi haline geliyor. Morgan Stanley'in verilerine göre, sektörün hatalarıyla birlikte küresel perakende saat satışlarında yaşanan 2022'deki yaklaşık 48 milyar franklık bir düşüş, sektörün içinde bulunduğu durumu gözler önüne seriyor.

Lüks markaların sürekli zam yapması da bu dönüşümün bir parçası olarak öne çıkıyor. Talep artışı ve enflasyonun etkisiyle markaların fiyatlarını artırması, sektördeki belirsizliği artırıyor. Özellikle Rolex gibi dev markaların yılda iki kez fiyat artırması, sektördeki dengelerin değiştiğine işaret ediyor.

Bu süreçte, lüks markaların kendi hatalarının da bu durumda etkili olduğu belirtiliyor. Kibirli fiyat politikalarıyla öne çıkan bazı markaların, müşteri odaklı yaklaşımı kaybettikleri ifade ediliyor. Jean-Claude Biver gibi sektörün önde gelen isimleri, markaların müşteriyle olan dengeyi kaybettiklerini ve bu durumun sektördeki belirsizliği artırdığını dile getiriyor.

İsviçre'nin lüks saat sektöründe yaşanan bu değişim ve belirsizlik, sektörün yeni bir döneme girmekte olduğunu gösteriyor. Talep, fiyatlar ve müşteri odaklı politikaların dengesi, önümüzdeki süreçte sektörün nasıl şekilleneceğini belirleyecek önemli faktörler olarak karşımıza çıkıyor.