Güneş enerjili uçan 5G istasyonları için geri sayım başladı

Japonya'nın bu projeye öncülük etmesi, baz istasyonlarına bakış açısını da değiştirecek nitelikte. Ülke, kurulu 3 milyonu aşkın baz istasyonuyla ABD pazarını geride bırakarak lider konumunu güçlendiriyor.

Dünya genelinde 5 milyardan fazla internet kullanıcısı bulunuyor. Uçan baz istasyonları, internet erişiminin daha az olduğu bölgelere hızlı ve güçlü bir bağlantı sağlayarak bu alanda devrim niteliğinde bir dönüşüm başlatacak. Projenin tamamlanmasıyla, özellikle Afrika gibi düşük internet erişim oranına sahip bölgelere veri aktarımı hızlanacak ve internet erişimi artacak.

Geleneksel baz istasyonları genellikle 3 ile 10 kilometrelik bir alanı kapsayabiliyor ancak geniş ölçekli bölgelere erişim sağlamak için daha fazla altyapıya ihtiyaç duyuluyor ve bu dağıtım sürecini yavaşlatabiliyor. Ancak uçan 5G istasyonları, geniş alanlara kolayca erişebilecek ve internetin dağıtımını hızlandıracak.

Japon telekomünikasyon şirketleri, bu yeni teknolojiyi kullanarak dijital dezavantajları ortadan kaldırmayı umuyor. Elon Musk'ın uzay tabanlı internet hizmeti gibi, mobil baz istasyonları da güneş enerjisiyle çalışan yüksek irtifalı droneları kullanarak hizmet sunacak.

Planlanan modülün kapsama alanı yaklaşık 200 kilometre olacak. Ancak bu teknolojinin tüm dünyada aynı anda kullanılabilmesi için belirli teknolojik standartların benimsenmesi gerekecek. Japon şirketleri, hava araçları, ekipmanları ve operasyon yönetimini bu alanda konuşlandırarak projeyi hayata geçirmeyi planlıyor.

Dünya Radyo Komünikasyon Konferansı'nda 163 ülkeden temsilcinin katılımıyla uçan baz istasyonlarıyla ilgili açıklamalar yapıldı ve bu yeni teknoloji geniş bir kabul gördü. Anlaşma kapsamında, uçan baz istasyonlarının küresel olarak belirli frekansları kullanacağı bildirildi ve bu durum mobil hizmetlerin geliştirilmesinde bir dönüm noktası olabilir.